Merhaba,
Omicron’un giderek hâkim varyant haline gelmesiyle ölümler üzerindeki etkisi de belirginleşmeye başladı. Birkaç ülkeyi inceleyerek bu konudaki bilgilerimizi netleştirmeye çalışalım.
Güney Afrika Cumhuriyeti Haziran sonundan Ekim sonuna kadar tamamen Delta etkisinde idi. Bu aralıkta ölüm/vaka oranı, bir başka ifadeyle varyantın öldürücülüğü binde 29 dolayında idi. Ülke Kasım ortasında tamamen Omicron etkisine girdi. Son bir ay içinde ölüm/vaka oranı binde 6,7’ye düştü. Bu durumda hastalığın öldürücülüğü yeni varyantla dört kattan daha fazla düşmüş gibi görünüyor. Bu ülkede yaz aylarında aşılama oranı çok çok düşüktü. Ancak şu anda da tam aşılanma oranı %27’lerde ve hayli yetersiz.
Öte yandan tam aşılama oranları oldukça yüksek olan İspanya’da ölüm vaka oranları aynı dönemlerde binde 5,2’lerden binde 0,9’lara düşmüş (5,7 kat). İspanya’da Omicron dalgasının Güney Afrika Cumhuriyeti’ne göre bir ay daha geç başladığını varsayarsak vaka artışının ölümlere geç yansıması nedeniyle bu oranın biraz daha düşüp Güney Afrika’ya yaklaşması beklenebilir. Burada dikkat edilmesi gereken aşı oranı çok düşük bir ülkede öldürücülük binde 6,7 iken, aşılama oranı yüksek bir ülkede binde 0,9 olmasıdır (7,4 kat).
Keza Omicron yayılımının daha önce başladığı Birleşik Krallık’ta öldürücülük aynı dönemlerde binde 2,8’den binde 1,6’ya düşmüş. Bu düşüş göze az gibi görünse de Birleşik Krallığın yaz aylarında özellikle yaşlı gruplarda oldukça yüksek aşılama oranlarına sahip olmasının Delta’nın öldürücülüğünü ne kadar azalttığını göstermektedir.
Güncel verileri kullanarak ve kaba bir tahminle Omicron’un öldürücülüğünü, “bağışıklama oranları yüksek düzeyde olan” ülkelerde binde 1 ile 2 arasında bekleyebiliriz. Bu tahmini oranlar (koşullar değişmezse) mevsimsel gribin öldürücülüğünden çok da farklı değil, hatta aynı sınırlar içindedir.
Ancak ölümlerin büyük oranda kayıtlara girmesi, buna karşılık Omicron vakalarının genellikle belirtisiz geçmesi, hafif belirtisi olan kişilerin test yaptırmaya gerek duymaması sonucu saptanamaması gibi nedenlerle gerçek vaka sayıları çok daha fazla olabileceğinden öldürücülüğün de bu verdiğimiz rakamlardan çok daha az olması gerekir. Kuşkusuz aynı durum mevsimsel grip için de geçerlidir.
Burada tehlikeli olan hastalığın Delta’nın ağırlıklı olarak görüldüğü çocuk ve gençlerden tekrar ileri yaşlara doğru kayma eğilimidir. Örneğin İsrail’de Delta salgınında vakaların %65’i 0-19 yaş grubunda iken şu anda bu oran %38’e düşmüş durumdadır. Bu nedenle hastalığın yıkıcı etkilerinden korunulması için risk grubu olan yaşlı, aşısız ve kronik hastalığı olan bireylerin bir an önce aşılanması ve hatırlatma dozlarının yapılması büyük önem taşımaktadır. Sağlık Bakanlığınca bu gruplara özel bir uygulama geliştirilmesi yararlı olacaktır. Bu arada yaşlı bakım evi ve huzurevi gibi toplu yaşanılan kurumlar mercek altına alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki öldürücülük azalsa da vaka sayısı çok artarsa ölüm sayısı azalmaz. Bu nedenle yayılımı azaltmak için hepimize sorumluluk düşmektedir.
Sağlıkla kalın.
https://www.cdc.gov/flu/about/burden/index.html Erişim Tarihi: 27.01.2022