Normal Doğum Ağrısını Etkileyen Faktörler Nelerdir Ve Doğum Ağrısı Nasıl Yönetilir?

Doğum, kadın ve ailesi için özel ve duygusal bir olaydır. Gebelik ve doğum, kişiler için ne kadar mucizevi bir süreç olsa da doğum sırasında hissedilecek olan ağrı, anne adaylarının gebelik süresi boyunca aklını meşgul eden bir kavramdır. Ama unutulmamalıdır ki doğum ağrısı da gebelik ve doğum gibi normal bir süreçtir. Bu kavram kişide stres ve anksiyeteye (kaygı, korku) sebep olmamalıdır.

“O bebeği büyüten beden onu nasıl doğuracağını bilir.” (Naoli W. Lopez)

Rahimde oluşan kasılmalar sonucu ortaya çıkan ağrı, doğumun yaklaştığını gösteren belirtilerden biridir. Doğum ağrısı çoğunlukla, halk arasında yalancı doğum ağrısı olarak da bilinen Braxton Hicks kasılmalarıyla karıştırılır. Braxton Hicks kasılmalarına doğuma hazırlık sancısı da denilebilir.

Gerçek doğum sancıları ağrılı, düzenli ve uzun sürelidir; yalancı doğum sancıları düzensizdir.

Gerçek doğum sancısı hissedildiğinde rahim ağzı açılır. Doğum süreci başlamak üzeredir.

Doğum ağrısını diğer ağrılardan ayıran özellikler.

• Hazırlık zamanı mevcuttur.
• Normal bir süreçtir.
• Bir başlangıcı ve sonu vardır.
• Sürekli değildir, kesik kesiktir (aralıklı olarak hissedilir).

Doğum Ağrısını Etkileyen Etmenler

• Kişinin ruhsal durumu
• Kişinin yapısal / anatomik durumu (Kemik ve kas yapısı)
• Kişinin konforu
• Kültür (ağrının tanımı ve tepkileri)
• Doğuma hazırlık eğitimi
• Doğum süreci (doğum süresi, doğum yöntemi, yapılan uygulamalar vb.)
• Doğum sayısı

Yönetimi Ele Alabilirsiniz

Doğum sırasında hissedilen ağrının tanımı ve şiddeti kişiden kişiye farklılık gösterir. Doğum ağrısı ve yönetimi kişinin fiziksel, ruhsal ve kültürel özelliklerine göre şekillenir.

Doğum ağrısını yönetebilmek için kişinin kendini iyi tanıması gereklidir. Nelerin onu motive ettiğini, neyi veya neleri yaptığında rahatladığını tespit etmelidir. Ebeler, hemşireler ve doktorlar yapılan (doğal veya medikal) uygulamalarla kişiye ne kadar yardımcı olsalar da doğumu yapacak olan ve ağrıyı tanımlayacak olan kişinin kendisidir; kendi bedenini, tepkilerini en etkili yönetecek olan kişidir. Doğum ağrısının dayanılmaz olmadığının ve yönetilebileceğinin farkında olunması önemlidir.

Beyin, doğum sırasında ağrıyla paralel olarak yüksek düzeyde endorfin (ağrının azalması için salgılanan hormon) üretir. Doğum ağrısı yönetmede işi vücudunuza bırakmayıp yönetimi ele alabilirsiniz. Düşünceleriniz, doğuma bakış açınız ve çeşitli uygulamalarla beyninizi ve vücuduzu kontrol altına aldığınızda, beyin ve vücudunuz endişe edilecek bir şeyin olmadığına karar verir. Ağrı yaratan duruma karşı duyarsızlaşır. Artık ağrı sizi eskisi kadar etkilemez. Böylece doğum ağrısını kontrol altına almış ve daha kolay bir doğum gerçekleştirmiş olursunuz.

Doğum Ağrısını Yönetmek İçin Kullanılan ve Doğumu Kolaylaştıran Yaygın Yöntemler

Doğum Öncesi Doğum Ağrısını Azaltan Uygulamalar

• İyi iletişim
• Ilık su ile duş
• Yürüyüş, egzersiz
• Yoga
• Dans
• Müzik
• Doğuma hazırlık eğitimi

Doğum Sırasında Doğum Ağrısını Azaltan Uygulamalar

• İyi iletişim
• Dikkati başka yöne çekme
• Sevilen, mutlu olunan, kişiyi rahatlatan olayın veya mekânın hayali
• Karın ve bel masajı
• Etkili ve doğru nefes alma
• Yoga: Zihinsel ve bedensel olarak rahatlama sağlanır
• Akupunktur: İnce iğneler ile vücudun belirli bölgelerinin uyarılır
• Akupressör: Vücudun belirli noktalarına el ve/veya parmaklar ile baskı yapılır
• Aromaterapi: uçucu yağların, doğal bitkilerin kokularından yararlanılır
• Hipnoz: Bakışla, sözle veya bazı yardımcı nesneler kullanılarak, telkin ile özel bir bilinç hâli oluşturulur.
• TENS: Vücuda yapıştırılan elektrotlar (elektrik akımını taşıyan iletken parça) aracılığı ile sinir sistemine ve kaslara elektrik sinyalleri gönderilir
• Psikoproflaksi: Kişin olaya ve çevresine uyum sağlaması kolaylaştırılır