Yorgunluk; çoğu zaman yapılan ağır aktiviteler sebebiyle hissedilen ve toplumun yaygın şikâyeti olan bir durumdur. Bu durum genellikle geçicidir. Uykusuzluk, günlük aktivitelerin fazla olması, yetersiz beslenme ve stres gibi durularda artış gösterir.
Sağlıklı bireylerde görülen bu yorgunluğa ‘akut yorgunluk’ denir. İyi bir dinlenme ve uykuyla azaltılabilir. ‘Benim yorgunluğum dinlenmekle geçmiyor, ağrılarım da çok. Gözüme uyku girmiyor.’ diyorsanız işte bunun sebebi kronik yorgunluk sendromu olabilir.
Kronik Yorgunluk Sendromu Nedir?
Son 6 aydır dinlenmeyle bile geçmeyen, fiziksel ve mental fonksiyonların kötüleşmesiyle devam eden bir hastalıktır. Hekimlerin tanı ve tedavi sürecinde zorlandıkları bir durumdur. En çok 20-40 yaş arası kadınları etkilemektedir. Hastalığa özgü bir laboratuvar testi ve kesin tedavisi yoktur. Ayrıca hastalığa sebep olan etkenler de belli olmamakla birlikte birçok faktör öne sürülmüştür.
Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;
- Gıda intoleransı,
- Yürüme ve motor anormallikler,
- Enfeksiyonlar,
- Dikkat ve konsantrasyonda bozulma,
- Hormon bozuklukları,
- Alerjiler
Kronik Yorgunluk Sendromu Tanısı Nasıl Konulur?
Tanı koymak için majör ve minör kriterlerin yanı sıra fizik muayene bulguları da çok önemlidir.
Kronik Yorgunluk Sendromunun Majör Kriterleri
- En az 6 aydan beri devam eden ve dinlenmeyle geçmeyen yorgunluk
- Günlük aktivitenin %50 azalması
Kronik Yorgunluk Sendromunun Minör Kriterleri
- Ateş,
- Unutkanlık,
- Boğaz ağrısı,
- Depresyon,
- Açıklanamayan kas güçsüzlüğü,
- Uyku bozukluğu,
- Baş ağrısı
Minör kriterlerin yorgunlukla birlikte ya da sonrasında başlaması ve en az 6 ay tekrarlayıcı olması gerekmektedir.
Kronik Yorgunluk Sendromunda Ortaya Çıkan Fizik Muayene Bulguları
- Subfebril ateş (oral: 37.8-38.8)
- Farenjit
- Boyun ya da koltuk altı lenf düğümlerinin ele gelmesi
Tanı için 2 majör kriterle birlikte 6 minör kriter ve en az 2 fizik muayene bulgusu olması gerektiği bildirilmiştir.
Kronik Yorgunluk Sendromunun Tedavisi Nedir?
Hastalığın kesin bir tedavisi olmadığını belirtmiştik. Bu sebeple semptomlara yönelik ilaçlar kullanılmakta ve yaşam tarzı değişikliklerine gidilmektedir. Ayrıca düzenli olarak sağlıklı kontrolleri de yararlı olmaktadır. Tedavi basamaklarını farmakolojik olan ve farmakolojik olmayan yöntemler olarak 2 şekilde inceleyebiliriz.
Kronik Yorgunluk Sendromunun Farmakolojik Olmayan Tedavi Yöntemleri
Egzersiz
Egzersizlerin amacı; aktivite kapasitesini 2-3 hafta içerisinde %20 arttırmaktır. Yapılacak olan egzersizler orta düzeyde olup 3-5 dakikayı aşmayacak şekilde olmalı ve yavaş yavaş arttırılmalıdır.
Diyet
Yeterli gıda alımı, immun sistemi ve hormonları uyararak kan dolaşımını sağlar ve yeterli enerjiyi elde etmeye yardımcı olur. Bu hastaların hayvansal yağdan düşük, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeleri önerilmektedir. Kan basıncı düşük olan hastalarda diyete tuz eklenmesi yararlı olabilir.
Stres Azaltan Teknikler
Derin solunum egzersizleri, sıcak-soğuk uygulamalar, meditasyon, yoga, akupunktur gibi tekniklerle stresi azaltabiliriz.
Kronik Yorgunluk Sendromunun Farmakolojik Tedavi Yöntemleri
Kronik yorgunluk sendrom hastalarında semptomlar bireye özgü olarak değişiklik gösterebilmektedir. Bu semptomlara yönelik olarak ilaç tedavisi başlanması ve düşük dozlarda verilmesi önerilmektedir.
Başlıca bu ilaçlara bakacak olursak;
- Antidepresanlar,
- Analjezikler (Ağrı gidericiler),
- Antiviraller,
- Hipotansiyon tedavisinde kullanılanlar
Kronik yorgunluk sendromuna bağlı hipotansiyon tedavisinde öncelikle medikal olmayan (ilaçsız) tedavi yöntemleri tercih edilmelidir.
Bu uygulamalar;
- Diyete tuz ekleme,
- Yatmadan önce egzersiz yapma,
- Yemek sonrası aşırı egzersizden kaçınma,
- Kafein içeren gıdaları tüketmemektir.
Arık A. C., Özdemir G. Kronik Yorgunluk Sendromu, On Dokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Dergisi. (1996); 13(1): 1-6
Durmuş D., Bölükbaşı N. A Current View To Chronic Fatigue Syndrome, Türk Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Dergisi. (2007); 69-73
Akyol A. D. Chronic Fatigue Syndrome, Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi. (1999); 15(2-3) 165-186