Beslenme düzenimiz döneme ve duruma göre değişiklik göstermektedir, örneğin içinde bulunduğumuz koronavirüs salgınında bağışıklığımızın güçlü kalması gerekmektedir. Beslenmememizi buna göre düzenlemeliyiz. Bunu da yeterli ve dengeli beslenmeyle borçluyuz. Ramazan’ın da gelmesiyle birlikte beslenme durumumuz daha da önemli bir hal almaktadır çünkü uzun süren açlık ve genellikle yapılan yanlış beslenme vücudumuzu savunmasız bırakabilir. Ramazan ayına da girmemizle birlikte daha da dikkatli olmak gerekmektedir. Azalan öğün sayısı, uzun süren açlık ve gün içerisinde şeker düşmesinden dolayı genellikle yanlış beslenme yapılmaktadır bu durum kilo problemi olanlar içinde sorun oluşturmakta çünkü metabolizma bu dönem de yavaşlamakta ve kilo kontrol zorlaşmaktadır.
Oruç tutmak bizi bu kadar zorlarken bizi kısıtlayıp düzenimizi değiştirirken hiç mi olumlu bir tarafı yok?
Elbette var oruç tutmak mide, karaciğer, bağırsak gibi organlar dinlenmesini aynı zamanda kanın temizlenmesini sağlar aynı zamanda zihinsel olarak daha iyi odaklanmamızı sağlar. Tek yapmamız gereken beslenme düzenimizi doğru bir şekilde oluşturmalıyız.
Peki, sahurda nasıl beslenmeliyiz?
Öncelikle şunu bilmemiz gerekir; çok yemekten ziyade tok tutacak besinlerle beslenmeliyiz.
Tokluk hissi sinirsel bir iletiden oluşan bir durum olup 15-20 dakika içerisinde oluştuğundan dolayı hızlı yemek yanlış bir davranış olacaktır, yavaş yavaş yemek en doğrudur.
Günlük ortalama 2-2,5 litre su tüketilmesi gerektiğini artık biliyor olmalıyız.
Hem sıvı hem de aynı zamanda enerji ihtiyacını karşılamak için meyve suları tüketilebilir. Sağlıklı olması ve antioksidan içermesi açısından sıkma bir portakal suyu veya maydanoz, portakal, limon, kivi karışımı bir içecek yapılıp tüketilebilir.
Salam, sosis, sucuk gibi tuzlu ve baharatlı işlenmiş gıdalardan uzak durmak en doğrusu olacaktır, tuzlu gıda tüketimi sizi gün içerisinde susatacaktır. Yağlı gıdalar bağışıklık sisteminizi baskılayacağından dolayı yağlı gıdalardan özellikle kızartmalardan uzak durmalısınız.
Sizi tok tutması için sahurda menemen, meyve dilimlenmiş yoğurt, söğüş, kepekli ekmek gibi tok tutacak besinler tüketebilirsiniz bağışıklığınızın güçlü kalması için ise bir avuç kadar fındık ve ceviz, zencefilli yoğurt veya süt ve süt ürünleri tüketebilirsiniz.
Koronavirüs Salgınında İftar Nasıl Yapılmalı?
Gün içerisinde şekerimizin düşmesinden dolayı kendimizi sofra başında beklerken sanki haftalardır açmış gibi hissedebiliriz ama hepimiz fark etmişizdir ki bir bakmışız ki birkaç kaşıktan sonra doymuşuz. Bu yüzden iftarımızı açarken hurma ile açmak şekerinizi düzenleyecektir fakat glisemik indeksi yüksek olduğu için 3 taneden fazla tüketmemeniz önerilmektedir.
İftarda bir çorba ile başlanılması ardından az yağlı et ve sebze yemeği ile devam edilmesi uygundur, glisemik indeksi yüksek olan makarna, beyaz ekmek yerine bulgur pilavı, kepekli makarna tercih edilmesi önerilmektedir, tatlı olarak yine sütlü tatlıları düşen şekerinizi dengeli bir şekilde yükseltmek için tüketmeniz uygundur.
Pandemi süresi boyunca evde kaldığımız sürekli yüksek ihtimalle oturduğumuz evlerimizde iftar sonrası yine son zamanlardaki gibi televizyon karşısına geçmek ya da iyi bir uykudan ziyade ufak bir gezinti veya yemekten sonra ufak bir aradan sonra 5 -10 dakikalık bir spor sizi kendinize getirecektir.
Herhangi bir sağlı sorununuz veya kronik hastalığınız varsa doktorunuza danıştıktan sonra diyetisyeninizle iletişime geçiniz.
Hayırlı Ramazanlar dilerim.
Ekinci, D. M. (2018). Ramazan Ayında Doğru Beslenme. Ayrıntı Dergisi, 6(62).