Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Rıza Aktaş ile Varis ve Hemanjiyomun Ameliyatsız Tedavisi – Röportaj
İnfantil hemanjiyom (İH), bebeklik döneminde en sık görülen tümördür ve yenidoğanların %5’ini etkiler. İnfantil hemanjiyom, Beyaz çocuklarda ve prematüre yenidoğanlarda daha yaygındır ve kız bebeklerde erkek bebeklere göre üç kat daha sıktır. İnfantil hemanjiyom lezyonları şekil bozucudur ve vakaların yaklaşık %10 ila %15’i ciddi olabilir veya kanama, hava yolu tıkanıklığı, solunum sıkıntısı, doğuştan kalp yetmezliği ve organ gelişimi ve işlevi için risk gibi yaşamı tehdit eden komplikasyonlarla ilişkili olabilir.
Varis alt ekstremitede lokalize olan toplardamarlarda açığa çıkan deformasyonlar sonucunda gelişen yaygın toplardamar problemlerimden birisidir.
Gelin birlikte uzmanından varis ve hemanjiyom tedavileri üzerine bilgi alalım.
Rabia SEÇGİN: Merhaba Op. Dr. Rıza Bey. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Ben 1977 yılında Amasya’da doğdum. İlk ve orta eğitimimi Amasya’da yaptım. Liseyi Ankara’da tamamladım. Daha sonra Ege üniversitesi Tıp fakültesini kazandım. Ardından Süleyman Demirel Üniversitesi’nde kalp damar cerrahisi anabilim dalında uzmanlığımı aldım. Ardından özel kuruluş, devlet kuruluşu şeklinde farklı hastanelerde görev aldım. 6 yıldır da kendi uzmanlık alanım olan alanlarda kendi kliniğimde ameliyatsız tedaviler sunmaktayım.
Rabia SEÇGİN: Kalp ve damar cerrahisi uzmanısınız. Şu anda kendinize ait kliniğinizde ameliyatsız tedaviler uyguladığınızı dile getirdiniz. Uyguladığınız tedavi yöntemlerinden kısaca bahsedebilir misiniz?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Genellikle ilk sırada varis tedavisini yapıyorum. Ancak kliniği ilk hemanjiyomlar için açmıştım. Klinik ortamında varis tedavisi de ele alındığı için varis tedavisi ve hemanjiyom ağırlıklı olmak üzere çeşitli damar benleri, et benleri olmak üzere bu tarz yan tedavileri de ele almaktayım. Bu tedavilerin bazıları; skleroterapi, damar içi yapıştırma dediğimiz tedaviler, çeşitli benlere plazma artı et benlerine radyofrekans tarzı tedaviler.
Rabia SEÇGİN: Peki en çok başvuru aldığınız hasta profili nelerdir?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Sayı olarak en çok varis tedavisi için başvuruluyor. Genellikle kılcal damarların takip ve tedavisi özel kliniklerde daha iyi yapılabileceği için insanlarda bunun bilincinde olduğu için başvuruda bulunuyorlar. İkinci sırada da hemanjiyoma sahip hastalar başvuruda bulunuyorlar.
Rabia SEÇGİN: En çok başvuru aldığınız hasta profilinde kullandığınız tedavi yöntemleri ve tedavi süreleri nelerdir?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Açık cerrahi işlemlerinden kaçınıyoruz çünkü insanların günlük yaşamını engelleyecek ya da belli bir istiharete gerek duyulmayacak tedaviler şeklinde yapmaya çalışıyoruz. Tabi ki bu tercih sebebi oluyor varis tedavisi olsun hemanjiyom tedavisi olsun. Belli başlı damarlara girişimlerde morluklar gelişmesine rağmen hastaların günlük işlevlerini yitirmemelerine ve işlerine hemen dönmelerine neden oluyor. Bu yüzden genellikle ameliyatsız, cerrahi olmayan, ultrason eşliğinde damar içi girişimler şeklinde girişimsel tedaviler uygulamayı tercih ediyorum. Bu tedaviler arasında; skleroterapi, damar içi yapıştırma dediğimiz tedaviler, çeşitli benlere plazma artı et benlerine radyofrekans tarzı tedaviler ele alınıyor. Tedavi süreleri ise her hasta profiline göre farklılık gösteriyor.
Rabia SEÇGİN: Peki tedavi seansları sonucunda komplikasyon gelişme olasılığı ve komplikasyon türevleri nelerdir?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Şu ana kadar gelişen komplikasyonlar arasında genellik iğne giriş yerlerindeki enfeksiyonlar ya da morarmalar şeklindeydi. Enfeksiyon ve morarmaların çok uzun sürmediğini gözlemledik. Yani bir sekel bırakmadan iyileştiklerini gözlemledik. Tabiki komplikasyon geliştiği zaman kişiyi rahatsız edecek düzeye getiriyor. Zaten rahatsız ettiği anda hastalar geri dönüş sağlıyor. Onun dışında 5 buçuk 6 yıldır özel klinik deneyimimizde farklı bir komplikasyonla karşı karşıya kalmadık.
Rabia SEÇGİN: Peki niçin ülkemizde bu tedaviler, özellikle hemanjiyom tedavileri yaygın değil?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Çünkü bu alanın bir ilgi alanı şeklinde olması gerekiyor. Gerçekten il dışından gelen hastalarda çok ülkemizde yaygın olmadığı için tedavi. Ben ilgi alanı olarak kendim tercih ettim. Zaten bununla ilgili biz doktorlara bir yerde eğitim verilmiyor yani özel bir kursu yok. Fakat sadece hemanjiyomun davranışı, kavernöz hemanjiyom, şarap lekesi veya kapiller hemanjiyom bu tarzların hangi tedavi yaklaşımına yanıt vereceği konusunda genel anlamda böyle kitabi bilgiler tıp eğitimi sırasında ediniliyor ancak sonrasında deneyimlerimizle şu an ki gibi başarılı olmaya başladık. Örneğin; köpük skleroterapinin hangi alanda hemanjiyoma iyi geleceğini, damar içi yapıştırıcının hangi hemanjiyoma iyi geleceğini, hemanjiyomun akım oranlarına bakarak karar verebiliyoruz. Bu şekilde deneyim kazandığımız için işimiz daha da rahat olmaktadır. Ve tedavi başarısı da dolayısıyla artmış oluyor. Varisler içinde genel anlamda devlet ya da özel hastanelerde açık cerrahi veya damar içi lazer (bazen yapılıyor ya da yapılmıyor) gibi biraz daha ağır yöntemler gibi gözüküyor ve hastaların günlük hayatlarına dönmesi gerçekten zor oluyor. Bunu engelleyebilmek için damar içi yapıştırmalar dediğimiz yöntemler ile küçük flebektomilerle hastaları hiçbir şekilde sarsmadan günlük yaşamlarına dönecek şekilde ve estetik görünümlerinin de güzel olması kaydıyla tedavilerini yapmaktayım.
Rabia SEÇGİN: Son olarak söylemek istedikleriniz nelerdir?
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Tedavilerin güvenli ve komplikasyon oranları düşük olmasından dolayı tercih edilmesini tavsiye ediyorum. Bu tedavilerin geçici ve tekrarlayıcı tedaviler olmadığı da bilinmeli. Örneğin ben hastalara ilk olarak ücretsiz muayene koşulları sunarak hastalarda genel anlamda bir özgüven oluşturmaya çalışıyorum.
Rabia SEÇGİN: Zaman ayırıp verdiğiniz röportaj için çok teşekkür ederim Op.Dr. Rıza Bey.
Op. Dr. Rıza AKTAŞ: Röportajınız için ben teşekkür ederim.
Bahsi geçen hastalıklar ve tedaviler hakkında daha çok bilgi edinmek isterseniz kalp ve damar cerrahisi uzmanı Op. Dr. Rıza Aktaş’ın sitesini ziyaret edebilirsiniz: https://rizaaktas.com/
Sağlık, sevgi ve umutla kalın. Bir sonraki içeriğimde görüşmek dileğiyle ?
Schrenk, S, Boscolo, E, A transcription factor is the target of propranolol treatment in infantile hemangioma, J Clin invest, 2022 Feb 1;132(3), e:156863