Geçmişten günümüze değişik bölgelerde değişen sıklıklarla görülen intihar, yalnızca biyolojik temelli bir sorun olmayıp ekonomik, kültürel ve toplumsal değişkenleri barındıran sosyolojik bir olgudur.
Yapılan araştırmalar sonucunda erkek nüfusunda intihar yoluyla ölümler kadınlardan daha fazla görülmektedir.
Birleşik Krallıkta ve Avrupa ülkelerinde 15-24 yaş grubunda intihar, kazalardan sonra ikinci ölüm nedenidir. İntiharların yarıdan fazlasının altında majör depresyon yatmaktadır.
İntihar toplumsal bağlamda bir sonuçtur ve nedenleri toplumsal yaşamın içerisinde aranmalıdır. İntiharların bireysel düzeyde incelenmesi bu bağlamda altta yatan toplumsal sorunlar ile ilişkisinin kurulması önemli bir yaklaşımdır.
İntiharı önlemede esas hedef bireysel ve toplumsal düzeyde ruh sağlığının korunmasına ve iyileştirilmesine yönelik çalışmalar olmalıdır. Bu konuda özellikle birinci basamak sağlık çalışanlarına, siyasi yöneticilere ve bütün kurumlara sorumluluk düşmektedir.
Toplumların intihar eğilimlerine yönelik ulusal politikalar oluşturulmalı ve kararlılıkla uygulanmalıdır.
Toplum ruh sağlığını etkileyen diğer etkenleri detaylı bir şekilde okuyabilirsiniz.