Evet. Bipolar %80 oranında kalıtsal bir hastalık yani anne ya da babanızda ya da her ikisinde varsa %80 bipolar olma durumunuz bulunuyor. Bunu biz açıkçası değiştiremeyiz. Âmâ değiştirebileceğimiz bir %20 lik bir oran var. Bu da bence küçük gibi görünen fakat bilinçli olursak ve bu bilinç hâlini sürdürebilirsek, bu oran gayet büyük bir oran olabilir ve durum bizim lehimize dönebilir.
Bugünlerde sosyal medyada bir akım başladı.
MeToo akımı.
Bu akım bana 15 yaşında yaşadığım ve hala etkisi biraz da olsa üzerimde olan taciz vakasını hatırlattı. Evet, bunu söylemek çok kolay değil ama 15 yaşında lisedeyken bir çocuk tarafından tacize uğradım. Şimdi buradan yaşadığım olayla ilgili nasıl bir farkındalık yaşadığımı ve bu süreçte hastalığıma etkisini paylaşmak istiyorum.
Öncelikle bu zor bir olay ve bütün travmalar aslında baya zordur. Fakat bugün ben size daha farklı bi yöne bakmanız gerektiğini bir nebze aktarmaya çalışacağım.
Bu olaydan tam 1 sene sonra bana anksiyete tanısı, 5 sene sonra da bipolar tanısı konuldu. Tatbikî sadece bu olayla ilgili değil benim hastalığım. Fakat en çok yaralayan bu durum. 15-16 yaşlarımda ergenken çok içine kapanık, sessiz, utangaç, çekingen en önemlisi de içine atan bir insandım. Bu olayı da içime attım ve bir gün içimde kalamadı. Tabiri caizse bir bomba gibi patladı. Bu olaydan sonra resmen hastalığım arttı. Kendi kendime bakışımda bir alt üst durumu oldu. Tabi altı üstünden daha iyiymiş yeni yeni anlıyorum.
Burada yapmanız gereken, değiştirebileceğimiz şeylerden bahsedicem şimdi.
İlk olarak içinizde çözemediğiniz duygular ve düşünceler bilinçaltı dediğimiz bir sistemde birikiyor. Bir süre sonra önlemini almadığımız ya da alamadığımız için benimle aynı durumla karşılaşabiliyorsunuz. Önce bu durumu yani travmalarınızı kabullenmeniz gerekiyor. Evet, zor biliyorum. Sonrasında ise dikkatlice içerinizden dışarıya bırakmaya çalışın. Yani profesyonel birine anlatmaya çalışın. Bu bir doktor veya alanında uzman bir psikolog olabilir. Terapi sürecinde ve ilaç tedavisinde mutlaka destek olduğunuz kişiyi dinleyin. Onun dediklerini elinizden geldiğince yapmaya çalışın. Süreç ilerledikçe daha da iyi olacaksınız. Şunu da belirtmek istiyorum ki travmalarınızı unutamazsınız fakat aklınıza geldiğinde artık eskisi kadar acı hissetmeyebilirsiniz. Bu MÜMKÜN.
Evet, bu yazımda da sona gelirken yaşadığınız olaylara bakış açınızı değiştirmeye ve farklı bir pencereden bakmanıza vesile olmaya çalıştım.
Şunu da unutmayalım!
Ne kadar görmeseniz de ya da kurban bilincine girip görmek istemeseniz de insan gerçekten çok güçlü bir varlık. Bunun da üstesinden gelebilecek güç içerimizde.
Kendi Farkındalık Sürecini Keşfeden Bir Hasta..