Müzik; hemen hemen herkesin hayatında çok önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz.
Özel günlerimizi daha özel kılmak istediğimizde, mutlu anlarımıza mutluluk katmak istediğimizde, enerjimizin vücudumuzda barınamayacak kadar dolup taştığı dönemlerde bir tık uzağımızdaki müzikten her daim yardım alırız. Tabi ki yalnızca güzel anlarda değil; canımız sıkkın olduğunda, uyumakta güçlük çektiğimizde, yalnızlığımızı bastırmak istediğimizde…
Bu sayabilecek olduğum birçok anın yanı sıra öyle bir yer var ki müziğe başvurduğumuz, belki de tüm insanlık için aralarında en etkili yer olabilir.
Müziğin tedavideki yeri…
Müziğin insan üzerinde çok yönlü etkisinin bulunduğunu yapılan yüzlerce çalışmayla kanıtlanmıştır. Bu durumun son yıllarda tıbbın önemli bir parçası haline gelmeye başladığını görüyoruz.
1830’da Dogiel tarafından başlatılan müziğin terapötik olarak kullanılmasından sonra müziğin insan vücudunda kan basıncına ve kan dolaşımına etki ederek vücut tarafından verilen cevapların etkilendiği fikri sunulmuş. 20. yüzyılın ortalarına gelindiğinde, müziğin fizyolojideki etkilerinin nörolojik temelleri hakkında çalışmalara başlanmış ve deneysel araştırmalar yapılmış. 1950’li yıllardan sonra ise çeşitli üniversitelerde müzik terapisi adı altında dersler vermeye başlanmış ve son 10 yılda da hastaneler ve bazı kliniklerde müzik terapötik amaçlı kullanılmaktadır.
Aklınızda şu sorunun beliriverdiğini sezebiliyorum.
Hangi müzikler tedavide kullanılabilir?
Genellikle yapılan çalışmalarda tedaviye katkı sağlayan müzik türü olarak anksiyolitik müziğin kullanıldığını görüyoruz.
Peki, anksiyolitik müzik nedir?
Anksiyolitik ilaçlar, kaygı ve korku giderici olarak anksiyete tedavisinde kullanılan ilaçlardır. Anksiyolitik müzik diğer bir deyişle müzik terapi ise; ilaçlardaki bu psikoleptik, analjezik, antidepresan, sedatif gibi etkileri karşıladığı düşünülen müzik türü olarak ifade edilmektedir.
Anksiyetede Müziğin Yeri Var Mı?
Müziğin, dinleyen kişide psikobiyolojik değişikliklere yol açtığı ve otonom sinir sistemine etki ederek, sakinleşmeyi sağladığı yapılan araştırmalarla gösterilmektedir. Beyin dalgalarında hızlanma veya yavaşlatma müdahaleleri müzik ile gerçekleştirilebilmektedir. Ayrıca kasların gevşetilmesine olanak sağlayarak anksiyolitik etki yapmaktadır. Merkezde nöronlar arasında iletişimi sağlayan kimyasallarda gerçekleşen baskı artarak ruh halinin değişimi sağlanmakta, Medulla Oblongata olarak adlandırdığımız beyin sapının alt kısmında sinirlerin etkisiz hale getirilmesiyle anksiyete azalmaktadır.
Yoğun Bakım Hastalarında Müzik
Çeşitli araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre müzik terapisinin yoğun bakım hastaları için etkili bir girişim olduğu görülmüştür.
Yapılan bazı çalışmalarda yoğun bakım ünitelerinde yatmakta olan hastaların ağrı ve anksiyetesine müzik terapinin etkisini değerlendirmek için hastalara 37 dakika klasik müzik dinlettirilmiş ve klasik müziğin hastaların anksiyete ve ağrısını azalttığı sonucuna ulaşılmıştır.
Çalışmaların bir diğerinde, müzik terapinin iskemik kalp hastalığı tanısı ile koroner yoğun bakımında yatmakta olan hastaların ağrısına ve kas gevşemelerine olan etkisi değerlendirilmiştir.
Diğer bir çalışmada ise, cerrahi operasyon geçirmiş yoğun bakım hastalarında müzik terapinin hastaların anksiyetesine, deneyimlediği ağrı şiddetine ve entübasyona bağlı kalma süresine etkisini değerlendirmek için hastalara kendi seçimleriyle müzik dinlettirilmiş, operasyon sırasında ve sonrasında olmak üzere ortalama değerler alınarak sonuçlar değerlendirilmiş ve müzik terapi uygulaması yapılan kişilerin ağrı şiddetinin azaldığı, anksiyete seviyelerinin müzik terapi uygulanmayan hastalardan daha düşük çıktığı, müzik terapi uygulanmayan grubun entübasyona bağlı kalma süresinin ortalama olarak daha uzun olduğu görülmüştür.
Ameliyathanede Müzik
Hastaların bilinçsiz oldukları zamanlarda bile duymaya devam ettiklerini gösteren araştırmalar sonucunda işitmenin anesteziden etkilenmediği, bu nedenle sesleri iletmeye devam ettiği sonucuna varılmış. Çalışmalarda ameliyathane ortamında kullanılabilecek en uygun müziğin kaygıyı azaltmak için tasarlanmış olan anksiyolitik müzik olduğu belirlenmiş. Anksiyolitik müziğin içeriğinde sözler, solist ve hoş olmayan anıları tetikleyecek faktörler yok ve böylece asıl amaç dinleyenleri rahatlatmak ve müziğin onları sarmalamasına izin vererek serbest bir akış sağlamak.
Kanser Ağrısı Yönetiminde Müzik
Müzik terapisinin kullanıldığı alanlar aslında oldukça geniştir. Psikiyatri, geriatri, nöroloji, onkoloji, pediatri, yoğun bakım ve palyatif bakım gibi…
Yapılan bir çalışmada ilk kez otolog kök hücre nakli yapılan lenfoma ve multiple myelom tanılı hastalar üzerinde müzik terapisinin etkileri incelenmiş, bu çalışma sonucunda müzik terapisi yapılan ve yapılmayan hastaların ağrı skorlarının benzer olduğu görülmüş. Fakat müzik terapisi uygulanan hastalarda önemli derecede narkotik analjezik ilaç kullanımının daha az olduğu belirtilmiş. Yani kullanılmış olan müzik terapisi hastaların ağrı kesici ilaç gereksinimini azaltmış, fiziksel ve psikolojik yönden yaşam kalitesini arttırmıştır.
Aynı zamanda palyatif kanser bakımına ihtiyaç duyan kişilere uygulanan müzik terapisinin, analjeziklere ve anksiyolitiklere duyulan ihtiyacı azaltma konusunda büyük bir etkisi olduğu görülmüştür.
Sonuç olarak müzik, özellikle sözsüz anksiyolitik müzik; ağrı çeken bireyler için ortamın sessizliğinden daha iyidir. Çünkü sessiz bir ortamda insanın kendisiyle baş başa kalması demek rahatsızlığın daha çok bilincinde olması demektir.
Bu tarz non-farmakolojik yöntemlerin kullanımındaki imkân rahatlığı ve ayrıca düşük maliyetli olması, biz sağlık profesyonellerinin hastalarımızda farmakolojik olarak uyguladığımız tedavilerle birlikte bu yöntemleri de kullanarak ağrı yönetiminin kontrolünü sağlama konusunda kolaylık sağlamaktadır.
Müzik terapi hastalarda rahatlamayı sağlayarak, dikkatlerini başka yöne çekerek, endişeyi azaltıp, kişideki ruh halini iyileştirerek ağrı şiddetinde önemli azalmalar sağlar ve daha az narkotik analjezikler, antidepresanlar kullanılmasına olanak sağlar.
BİRKAÇ ÖNERİM VAR!
- MARCONİ UNİON : WEİGHTLESS / https://www.youtube.com/watch?v=UfcAVejslrU
- VİVALDİ : LA FOLLİA / https://www.youtube.com/watch?v=7v8zxoEoA_Q
- VİVALDİ : FOUR SEASONS / https://www.youtube.com/watch?v=GRxofEmo3HA&t=14s
- HANDEL : SARABANDE / https://www.youtube.com/watch?v=JSAd3NpDi6Q
- SCHUBERT : SERENADE / https://www.youtube.com/watch?v=0bjB-IWEYI0
- CHOPİN : SPRİNG WALTZ / https://www.youtube.com/watch?v=EFJ7kDva7JE
Karamızrak N.(2014). Ses ve Müziğin Organları İyileştirici Etkisi. Koşuyolu Heart Journal;17(1):54-57 • DOI: 10.4274/khj.4775
Uyar M.,Korhan A.E.(2011). Yoğun bakım hastalarında müzik terapinin ağrı ve anksiyete üzerine etkisi. ağRı;23(4):139-146
Tayaz E.,Kutluturkan S.(2019). Kanser Ağrısının Yönetiminde Bir Yaklaşım: Müzik Terapi. Ankara Med J;(4):784-8